9 Mayıs 2010 Pazar

Necip Amir:"Kollama Hayâli Bir Dizi Değil,Belgesel"

Kollama'da oynadığı Necip Amir rolü ile izleyicinin sevgisini kazanan Mehmet Özgür, oturuşuyla kalkışıyla tam bir emniyet görevlisi. Belki düzensiz beslenmeden olacak biraz kilo almış.

"Kendimizi teşkilatın içinde gibi hissetmeye başladık." demesinden, rolüne verdiği önem anlaşılıyor. Diğer polisiye dizileri de takip eden Özgür, "Farkımız onların mesleği daha soft vermeleri. Gerçekçilikten uzak. Biz hayalî bir şey çekmiyoruz. Belgesel çekiyoruz. Bir çatışmanın içindeyiz ve onu canlı veriyoruz." diyor. Sette ziyaret ettiğimiz Mehmet Özgür'e dizinin geleceğini, rolünü ve ülkemizin içinden geçtiği süreci sorduk...

Kollama üç dönemdir ekranda, neler değişti?

Kendimi teşkilatın içinde gibi hissetmeye başladım. Keyifli, ancak bazen sıkıntılı. Vatandaş bizi gerçekten polis gibi algılıyor. 'Emniyet amiri' diyorlar. Düzenli beslenemediğimiz için kilo aldık.

Aldığı reyting ve binlerce 'fan'ıyla dikkat çeken Kollama niçin bu kadar sevildi?

Samimiyet. Severek yapıyoruz. Dostluklar iyi. Türkiye gerçeklerini yiğitçe ortaya koymamız.

Diğer polisiye dizilerden farkınız ne?

Onlar daha soft veriyorlar polisliği. Topluma başka şeyler dayatıyorlar. Özentili bir hayat mesela. Polislerin kaldıkları evlere, çocuklarının okullarına, bindikleri arabalara bakın. Bizde tam tersine mesleğin zorlukları anlatılıyor. Ortalama 2 bin lira alan bir polis ne yaparsa biz öyle davranıyoruz. İşte samimiyet bu.

'Biz daha gerçekçiyiz' diyorsunuz yani...

Evet, biz gerçeğe en yakın diziyiz. Hayalî bir şey çekmiyoruz; belgesel çekiyoruz. Bir çatışmanın içindeyiz, canlı veriyoruz.

Necip Amir sevildi. Sizde nasıl bir etki bıraktı rolünüz?


Bizde başrol, dizinin kendisi. Başrol oynaması insanı değiştirmemeli. 'Önce insan' diyoruz. Yoksa iyi oyuncu olamazsınız. Mesleğinizi severseniz bir yerlere gelebilirsiniz. Ben seviyorum ve Rabb'im de karşılığını veriyor sanırım. Üç senedir haftanın beş günü 'Necip Amir'im. Sivilleri de giyseniz onunla yaşamaya başlıyorsunuz.

Gerçekten polis olsaydınız böyle mi olurdunuz?

Güldürmeyi ve gülmeyi seven biriyim. Necip olamadım ama yaklaşıyorum. Bir de bu işe başlarken 'Ne işin var Samanyolu'nda?' demişlerdi. Ama bu sektörün içinde paylaşmayı, dostluğu burada öğrendim. İhtiyacın olduğunda bir elin uzandığını burada gördüm.

Dizi gündemle paralel gidiyor. İzleyici doğru algılıyor mu?

Anlamak isteyen, önyargılı olmayan kitle bunu düzgün anlıyor. Önyargılı bir kitle de var. Oturup tartışıyoruz onlarla. Cesaretli bir iş yapıyoruz. Bugün Türkiye'de bunları söyleyen ikinci bir dizi yok. Kurtlar Vadisi de dahil.

Tehdit, uyarı da geliyor mu?

Şahsi olarak var. Kanala da geliyordur. Ben Antalya Büyükşehir Belediye Tiyatrosu'ndayım. Yani CHP'li bir belediyedeyim. Orada tartıştığımız oluyor, ama sorun değil. Profesyonel bir iş yapıyoruz. Bir şey anlatıyoruz; inanan inanır, inanmayan inanmaz. Bana göre bu ülkede kötü şeyler oluyor. Dünyanın en verimli bölgesindeyiz, ama bir türlü gelişemiyoruz. Bir şeyler döndüğüne inanıyorum.

ZAMAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder